Kategori arşivi: Bebek

Bebeğinizin kilosu yeterli mi?

Blogumda bebek kategorisindeki yazıları bebeğimizi büyütürken edindiğimiz tecrübelerden yararlanarak yazıyorum. Dolayısıyla bir doktor değil, sadece tecrübelerini paylaşan bir babayım.


Bebeğiniz ile endişe ettiğiniz (özellikle de anneler için) en önemli konulardan bir tanesi bebeğin kilosunun yeterli olup olmamasıdır. Bu konu aslında biraz endişe verici olabiliyor, bir doktorun dediğini başka bir doktorun dediği tutmayabiliyor. Biz bu durumu birebir yaşadık. Doktorun biri bebeğin kilosunun az olduğunu söylerken diğeri gayet iyi olduğunu söyledi. Aslında bizim yaşadığımız bu karmaşanın nedeni bebeğimizin prematüre olarak doğmasıydı. 1385 gram olarak dünyaya gelen bebeğimiz akranlarından kilo ve bedensel gelişim olarak düşüktü doğal olarak. Son gittiğimiz doktor bebeğin şu andaki kilosunun normal olduğunu, endişe etmemizi gerektirecek herhangi bir sebebin bulunmadığını bildirdi. Peki bebeğin kilosunu nasıl hesaplamıştı?

Oldukça basit bir yöntem kullanıyor doktorumuz. Doğduğu kilo ile güncel kilo arasındaki farkı alıyor. Dolayısıyla doğumdan sonra ne kadar kilo aldığını öğrenmiş oluyor. Daha sonra doğumdan sonra geçen gün sayısına bu miktarı bölüyor. Bebeğin gün başına ortalama 20 gram almış olması onu gelişiminin normal olduğunu gösteriyor. Aşağıda buna bir örnek verdim.

20.08.2018 tarihinde 1385 gr olarak dünyaya gelen bebek, 05.04.2019 tarihinde 5920 gr (65 cm boy, 40.3 kafa), 08.06.2019 tarihinde ise 6990 gr’dır (67 boy, 41,5 kafa).

  1. Ölçüm için; 5920 – 1385 = 4535
    • 05.04.2019 – 20.08.2018 = 228 gün
    • 4535 / 228 = 19,9 gr
  2. Ölçüm için
    • 6990 – 1385 = 5605
    • 08.06.2019 – 20.08.2019 = 292 gün
    • 5605 / 292 = 19.2 gr

Dolayısıyla her iki ölçümde de 20 gr’a yakın bir değer elde edilmiştir ve gelişim normal olarak görülmektedir. Bebeğin ilk aylarda ay başına 1 kilo alacağını daha sonra ise miktarın yavaş yavaş düşeceğini de dikkate almak gerekir. 9 ay civarında bebeklerin artık ay başına yaklaşık 250 gr alması normaldir. Bu yazı tamamen tecrübelerime dayanılarak fikir edinmek amacıyla yazılmıştır, kesin bir bilgi için mutlaka doktorunuzdan yardım isteyiniz.

Bebeklerde Yürüteç Kullanılmalı mı?

Blogumda bebek kategorisindeki yazıları bebeğimizi büyütürken edindiğimiz tecrübelerden yararlanarak yazıyorum. Dolayısıyla bir doktor değil, sadece tecrübelerini paylaşan bir babayım.


Bu yazıda yürüteç kullanımına değineceğim. Üç farklı bebek doktorundan edindiğimiz bilgi ve aldığımız tavsiyeler yürüteç kullanmamak yönündedir. Şu ana kadar tavsiye eden doktora rastlamadım. Bu sebeple biz de yürüteç almadık.

Bebeğimiz şu an 8 aylıkken desteğimizle ayaklarının üzerinde durmaya başladı. Başlangıçta endişelendik acaba ayakta durması ona veya bacaklarına bir zarar verir mi diye. Yine edindiğimiz bilgilere göre, eğer bebek ayakta durmak istiyorsa durdurulmasında herhangi bir sakınca bulunmuyor. Koltuk altından destek olarak bebek yürütülmelidir.

BEBEĞİM EMEKLEMİYOR BİR ŞEYLER TERS Mİ GİDİYOR?

Ayrıca bizim bebeğimiz 9,5 aylık civarında şu an ve henüz emeklemiyor. Bu durumunda bir sakınca oluşturmadığını öğrendik. Hatta bir çok bebek emeklemeden yürümeye başlıyormuş.

Sonuç olarak bebek ayakta durmak istiyorsa durdurun ve ona destek olarak yürütün. Yürüteç kullanmayın ve emeklemiyor diye de endişelenmeyin. 🙂

Gebelikte İkili – Üçlü – Dörtlü Tarama Testleri Yapılmalı mı?

Ben olayın uzmanı değilim sadece kötü bir tecrübe yaşamış babayım. Yapacağım bilgi ve yorumlar bu şekilde değerlendirilirse daha rahat anlaşılabilir diye düşünüyorum. Şu anda hatırlamıyorum ama gebelikte belli bir haftaya gelindiğinde doktorunuz ikili test zamanının geldiğini ve yaptırıp yaptırmayacağınızı soracak. Siz de konu hakkında çok bilginiz yoksa doktora soracaksınız yaptıralım mı diye. O da büyük ihtimalle yapılmasını tavsiye ettiğini söyleyecek. Siz de yaptıracaksınız. Peki bu testler nedir, nasıl yapılıyor? Sonucunun ne kadar dikkate alınması gerekiyor? Ben yazının başında da söylediğim gibi konu hakkında detaylı bilgi sahibi biri olarak değil sadece bu konuyu tecrübe etmiş bir baba olarak anladığım ve bildiğim kadarını paylaşacağım.

Bu testler Down sendromu gibi hastalıkların tahmin edilmesinde kullanılıyor. Tahmin diyorum çünkü bu testlerle kesin bir sonuç almak mümkün değil. Bu testlerin ismi analizde kullanılan hormon sayısından geliyor. İkili tarama testi iki hormonun, üçlü tarama test, üç hormonun, dörtlü tarama testi de dört hormonun analizde kullanılması ile sonuç veriyor (bu hormonların ne olduğu ile alakalı internette yeterli kadar bilgi var, o yüzden o konuya girmiyorum). Anladığım kadarıyla bu testlerin neticeleri daha önce elde edilmiş sonuçlarla istatistiksel yöntemler kullanılarak değerlendiriliyor ve ortaya bir sonuç çıkıyor. Örnek olarak bizim ikili testimizin sonucu 1:200, dörtlü testimizin sonucu da 1:50 idi. 1:200 ve altındaki sonuçlar riskli kabul ediliyor.

Peki bu testin neticesi ne kadar dikkate değer? Öncelikle bu testi tek başına yorumlamak çok saçma. Düşünün ki testin sonucu 1:50 çıkıyor ama çocuk normal doğabiliyor veya 1:10000 çıkıyor fakat Down sendromlu olabiliyor. Bu sebeple ultrason ve ayrıntılı ultrason bu testten benim şahsi kanaatimce daha önemlidir. Belli bir haftaya gelindikten sonra bebeğin boyun kalınlığı ve burun kemiği hakkında bilgi edilebiliyor. Bunlar normal çıkarsa büyük bir ihtimalle bebekte Down sendromunun olmadığına işaret eder. Ayrıntılı ultrason ise normal ultrasona göre daha net sonuç veriyor. Fakat bu da %100 bir sonuç değil.

Tarama testlerinde sonuç kötü çıkarsa amniyosentez olayını doktordan duyacaksınız. Bu da bebeğin suyundan şırınga ile örnek alınıp değerlendirilmesidir. Bu işlem kesin bir sonuç veriyor fakat bebeğin bu işlem sırasında düşme ihtimali söz konusudur. 

Benim naçizane fikrim bu konu hakkında şudur. Ultrason ve ayrıntılı ultrason yaptırılmalı ve sonuçları dikkate alınmalı. Bebeğin Down sendromlu çıkması durumunda aldırılması düşünülmüyor ise ikili, üçlü, dörtlü ve benzeri tarama testleri ve amniyosentez kesinlikle yaptırılmamalı. Down sendromlu olması durumunda bebeğin aldırılmasını düşünür iseniz (ki yasalar böyle demese bile bunun bir cinayet olduğunu düşünüyorum) amniyosentez riski alınabilir. 

Biz ikili ve dörtlü test yaptırdık ve sonuç riskli çıkınca özellikle eşim büyük bir yıkıntıya uğradı, ikimizin de morali bozuldu. Ayrıntılı ultrasonumuz iyi gelince doktorlar önermesine rağmen amniyosentez yaptırmadık. Allah’a tevekkül ederek doğumu bekledik. Rabbime sonsuz şükürler olsun ki bebeğimiz sağlıklı doğdu (farklı sorunlar yaşadık ama Down sendromu vb. hastalıklarla karşılaşmadık). Eğer nasip olur da bir daha bebek sahibi olma heyecanını yaşarsak tarama testlerini yaptırmamayı düşünüyor, ayrıntılı ultrasonu yeterli görüyoruz. Yazıya son vermeden önce dikkat çekmek istediğim bir diğer husus da bu testlerin hastaneler veya laboratuvarla için maddi getirisidir (bu konuda yorum yapmıyorum).

Bu konu hakkında soracağınız bir soru olursa tecrübelerimiz dahilinde cevap vermek üzere bizimle bu yazıya yorum yazarak veya e-mail atarak iletişime geçebilirsiniz.

Bebeğimin İlk Zeka Kartları

8 aylık bebeğimiz için aldık. Aslında Bebeğimin İlk Kartları (Mikado) ve Bebeğimin İlk Zeka Kartları (DIYTOY) olma üzere iki seçenek arasında kaldık. Bebeğin nasıl tepki vereceğini bilemediğimiz için de ucuz olanı tercih ettik. İçerisinde 15 adet kart bulunmaktadır. Bunlardan bir kısmı siyah beyaz ve 0-4 aylık bebekler için olduğu yazıyor üzerinde. 0-4 aylık bebeklerin gözleri sadece siyah beyazı ayırt ettiğinden dolayı böyle hazırlanmış ama ben olsam siyah beyaz hazırlamazdım. Çünkü 4 aylık bebek için bu kartlara ihtiyaç olmadığını düşünüyorum. Alan ebeveynlerin birçoğu 6 aydan itibaren bu tarz kartlar ve kitaplar almaya başlıyor zaten. Kalan kartları renkli olarak hazırlanmış. Kartlar çok kalın değil (Mikado’nunkilerin daha kalın olduğu söyleniyor) ama kutusu sert sağlam bir kutu. İlk etapta bebeğin ilgisini çok çekmedi ama yavaş yavaş alışmaya, bakmaya başladı. Özellikle anlatarak gösterildiğinde dikkatle bakıyor ve dinliyor. Bir de bunun yanında bağlantıda paylaştığım kitabı almıştım. Biraz daha tepkilerini ölçtükten sonra kartlarla mı yoksa kitaplarla mı devam edeceğimize karar vereceğim.

Masalcı Bobi Bebek Kitabı

8 aylık bebeğimiz için aldık bu kitabı. Çocukların minik elleri için tasarlanmış, yumuşacık eğlenceli öyküler sloganıyla Ömer Canbir tarafından hazırlanmış. Toplamda 5 kalın yapraktan oluşuyor. Yaprak diyorum ama yaprak değil daha doğrusu kalın, yumuşak bir tabakanın üzerine kuşe kağıttan yapılma sayfalar yapıştırılmış.  Toplam 10 sayfadan ibaret. Bebeğin ilgisini çekti, sayfaları çevirmeyi öğreniyor. Aynı yazarın Oyuncu Ördek Limon, Yaramaz Kedi Pamuk, Uykucu Horoz isimli kitapları da mevcuttur ve onlar da bahsettiğim biçimde hazırlanmıştır. Siz de bebeğiniz için tercih edebilirsiniz. İnşallah kitap okuma alışkanlığı yolunda ilk adım olur.

Nordica BM-148 Bebek Telsizi

Bu telsizi BİM’den 150 TL’ye almıştık. Satılmayan bazı şubelerde 100 TL’ye kadar da düştüğünü gördüm. Fiyatına göre kalitesi gayet güzel bir telsiz. Her hangi bir problem yaşamadık. İçinden 3 adet şarjlı AAA pil  çıkıyor. Aslında 6 tane olması gerekirdi diye düşünüyorum çünkü herbir telsize 3 adet gerekli. Dolayısıyla bir telsiz fişe takılı halde duruyor, diğerini de yanımıza alabiliyoruz. Tabi 3 adet daha şarjlı pil alınıp sorun çözülebilir de ama ekstra maliyet olarak düşünebilirsiniz. Uygun bir fiyata alınacaksa tercih edilebilir.

Denediğimiz bebek bezleri / bebek bezi yorumları

  • Prima Aktif Bebek ve Premium Care
    • Prima gerçekten kaliteli fakat bir o kadar da pahalı bir bez. Ücretinden dolayı uzun süre devam etmek mantıklı görünmüyor. Bebeğin pişiği olmuyorsa bence diğer bezler denenebilir.
  • Molfix
    • Molfix’te de kalite konusunda sıkıntı yaşamadık. Prima yerine tercih edilebilir. Emiciliği yönünden tam olarak kıyaslamıyorum ama Prima daha iyi olabilir bu konuda. Fakat fiyat performans anlamında daha tercih edilebilir bir bez.
  • Komili
    • Komiliyi denemek için aldık. Molfix kalitesinde diyebiliriz. Zeytinyağı kokulu, muhtemelen zeytin yağ katkısı da olabilir bezde. Biz zaten bebeğin altına zeytin yağı döktüğümüzden dolayı ekstra bir faydasını görmedik.
  • Jenny & Willy
    • Fiyat performans anlamında en iyi bez budur diyebilirim. Fiyatına göre performansı gayet güzel. Molfix veya Komiliden çok fazla farkı yok gibi görünüyor. Emicilik konusunda deneyimlememiz devam ediyor.
    • Not: Kremli olmasının sakıncası var dediler. Fena bir bez olmamasına rağmen bezden soğuduk. Molfix ile devam ediyoruz.
  • Can Bebe
    • Bir süre denedik ve denediğimiz süre boyunca bebeğim pişik oldu. Tamamen bu bezi bıraktık.
  • Sleepy
    • Fena bir bez değil ama çok uzun süre de kullanmadık.
  • Soffio
    • A101’in bebek bezi markası. Bir kez deneme için kullandık. Yüzeyi çok sert, bebeğe bağlarken biz bile rahatsız olduk. Kesinlikle tavsiye etmiyorum.

Sonuç olarak fiyat ve performans anlamında Molfix ile devam ediyoruz.

Denediğimiz bebek mamaları / bebek maması yorumları

Burada denediğimiz bebek mamalarını ve edindiğimiz tecrübeleri paylaşacağım.

  • Aptamil Eoprotein: Bebeğimiz prematüre olarak dünyaya geldiği için doktor tavsiyesi üzerine öncelikle anne sütüne eoprotein katarak besledik (2.5 kilo oluncaya dek). Eoprotein bebeğimizin hızlı kilo almasını sağladı diyebilirim. Herhangi bir kötü tecrübemiz olmadı bu mama ile.
  • Hipp Combiyotik Organik Bebek Sütü: Araştırmalarımızı neticesinde Hipp’i denemek istedik. Hipp ile herhangi bir problem yaşamadık. Ama her mamaya başlandığında bebeğin mamaya alışması bir kaç günü buluyor. Bu süre zarfında kakasının rengi değişebiliyor, bebek kusabiliyor, bebeğin gazı normalden fazla olabiliyor ama neticede mamaya alışıyor. Hipp bize çok fazla kilo aldırdı diyemem ama kilo aldırmadı da diyemem. Özellikle suyun içinde hızla eriyor olması güzel. Ayrıca içerisinde probiyotik bir mama. Şu an için bazı değişiklikler yapsak da Hipp ile devam ediyoruz. Fiyatı bazı mamalara göre pahalı. O sebeple internetten almanızı tavsiye ederim. En azından az da olsa tasarruf etmenizi sağlıyor.
  • Aptamil: Normal mamasını hiç kullanmadık. Ama duyumlarımıza göre kilo aldırmada işe yarıyor. Tabi ne kadar faydalı/zararlı bilemiyorum. Bir de şeker oranı yüksek diyorlar. Bu mama hakkında GDO söylentileri vardı ama firmadan ulaştırılan bilgiye göre GDO olmadığı ispatlanmış.
  • Bebivita: Kilo alımını hızlandırdığı yönünde aldığımız duyumlar üzerine arada bu mamadan da kullandık. Çok memnun kaldık diyemem, çok fazla gazı oldu ama tabi bir kaç gün kullandık sadece. Uzun kullanımda fayda sağlar mıydı bilemiyoruz.
  • Bebelac AR: Bebek mamayı içtikten belli bir müddet sonra ağzında gevelemeye başlıyordu. Doktor reflüsünün olabileceğini ve Bebelac AR’yi kullanabileceğimizi söyledi. Bu mamayı kullandıktan sonra bebeğin kakası beyazladı. Biz de bu mamayı kestik, uzun süre kullanmadık. Yatış pozisyonuna dikkat ederek anti reflü mama vermemeye karar verdik.
  • Bebelac: Hipp’in yanında bu mamadan da verdik. Bebelac biberon içerisinde köpürüyordu sallayınca. Bu durumu Hipp’te hiç yaşamadık. Hipp’le beraber kullandığımızda bir farklılık görmedik sonrasında 1 gün boyunca yalnızca Bebelac içti ve kakası beyazladı. Bu durumu şu yazıda paylaşmıştım. Daha sonra bu mamayı da kestik. Bu mamaya geçtikten sonra gözlemimiz bebeğin gazının artması şeklinde oldu. Biberondaki köpürmeden de şüphelenmiştik. Uzun kullanımda muhtemelen bebeğin kakası normale dönecekti ama gaz durumu ne olacaktı bilemiyoruz. Dolayısıyla şu an için Hipp ile devam etmekteyiz.

  • SMA Optipro: Uzun bir süre Hipp kullandıktan sonra (şu an 5.5 aylık) SMA Optipro’ya geçtik. Mama değiştirmemizin sebebi bebeğimizin gazının azalmaması ve gazını kolay çıkaramaması oldu. Koku ve görünüm olarak Hipp’e benziyordu. Şimdilik bu mamaya devam ediyoruz. Fiyat olarak daha ucuz. Bebeğimiz için bir sorun oluşturmaz ise devam etmeyi düşünüyoruz.

Netice itibariyle şu an için SMA Optipro ile devam etmekteyiz.

Not: Bebeğin kilo alımında bir problem görünmüyorsa mama değiştirmemek gerekiyor. Ayrıca bizim doktorumuz genel olarak Hipp, Evolvia ve SMA’yı tavsiye ettiğini söyledi. SMA ile devam ediyoruz.